Ana Sayfa » dedekorkut1 (sayfa 13)

dedekorkut1

Fundamentalizm

FUNDAMENTALİZM ALPEREN GÜRBÜZER Fundamentalizm kavramı Müslüman kesimi karalamak için kullanılan bir silah olmasına rağmen, bu meselenin sosyolojik bir problem olduğu ve İslam’ın mayasından kaynaklanmadığını ifade edebiliriz. İlim ve tefekkürden nasibini almayan bir takım eylem hasta ruhların çığırtkanlıklarını ölçü alıp da; ‘İşte İslam Fundamentalizmi budur’ tarzında söylem geliştirmek hakikatleri ters yüz …

Devamı »

Bolşevik İhtilali

BOLŞEVİK İHTİLALİ ALPEREN GÜRBÜZER Nasıl ki Fransız ihtillalin nedeni eski Fransa ise, Bolşevik ihtilalin müsebbibi de eski Rusya’dır. Her şey kilise ve Çar’ın elinde, onlar ne diyorsa o oluyordu. Her ikisi de merkezi teşkil ediyordu. Merkezin etrafında ise büyük toprak ağaları vardı, yani asiller. Köylüler toprağa bağlı adeta köle idiler. …

Devamı »

Ankara Ankara Olalı Böyle Baş Olmamıştı

ANKARA ANKARA OLALI BÖYLE BAŞ OLMAMIŞTI ALPEREN GÜRBÜZER Baş baş olmalı ki ayaklar kokmasın. Balık baştan kokar sözü doğruluyor herşeyi zaten. Biz burda baş kavramını insan çerçevesinde değil, şehir açısından irdeleyeceğiz. Bilindiği üzere İstanbul medeniyetlerin başkenti aynı zamanda… Çünkü; Roma-Bizans-İslam medeniyetlerinin bulunduğu alan burası. Osmanlılar ilk başkent nüvesini Söğüt’e ikiyüz …

Devamı »

Balans Ayarı İle Hizaya Mı Sokuluyoruz?

BALANS AYARI İLE HİZAYA MI SOKULUYORUZ? ALPEREN GÜRBÜZER Türkiye’nin dış politikası, üç aşağı beş yukarı Osmanlı’nın özellikle son döneminde uygulanan dış politikaların bir tür devamı niteliğinde gözüküyor. Yorgun düşmüş Osmanlı ebed müddet ülküsü gereği güçler arasında hep iki arada bir derede mekik dokuyordu adeta. Tıpkı Türkiye’nin kurucularının kurtuluş savaşı sırasında …

Devamı »

Anasol-m Hükümetinin Yaraları Sarıldı Mı?

ANASOL-M HÜKÜMETİNİN YARALARI SARILDI MI? ALPEREN GÜRBÜZER Cumhuriyetin ilk yıllarında KİT’lerin açılması makul bir olaydı. O şartlar içerisinde ekonomik bilinç ancak KİT eliyle gerçekleştirilebiliyordu. Zaman içinde devlet ekonomide tekelleşmesini sürdürmeye devam edince KİT’ler (Kamu İktisadi Teşekkülleri) faydadan çok zarar getiren bir mekanizmaya dönüştü. Derken devlet aygıtı sırtımızda bir kambur olmanın …

Devamı »

Ulu Hakan Abdülhamid Han

ULU HAKAN ABDÜLHAMİD HAN ALPEREN GÜRBÜZER Yıllardır geçmişe husumet ve padişahları karalamak meziyet addedilmiş. Söğüt’te atılan mayanın neşvünema bularak üç kıtaya hükmeden imparatorluğa bu denli kötümser gözle bakmak bilmem hangi mantıkla izah edilebilir? Şu bir gerçek tarihin farkında olmayanlar bugünü de yaşayamaz. Tarihi övgü ve sövgü eksenine oturtmak içinde bulunduğumuz …

Devamı »

Biladüş-şam Suriye ve Şah-ı Hazne

BİLADÜŞ-ŞAM SURİYE VE ŞAH-I HAZNE ALPEREN GÜRBÜZER Suriye coğrafyası çok güngörmüş, çeşitli medeniyetlere beşiklik etmiş ve uzun tarihi süreç içerisinde birçok milletler tarafından idare edilmiş bir ülke. Bağdat, Halep, İstanbul, Mekke, Medine, Semarkand ve Şam gibi başkentler tüm İslam Âlemi, hatta tüm dünya için önemli merkezlerdir. Çünkü dünyaya ışık buralardan …

Devamı »

Sultanül Müslümin Tuğrul Bey

SULTANÜL MÜSLÜMİN TUĞRUL BEY ALPEREN GÜRBÜZER Kardeşi Çağrı Bey’in Tuğrul Bey’i Selçuklu Sultanı ilan etmesinin ardından, Tuğrul Bey Bizansı hedef alarak Erzurum ve civarındaki Gürcü, Ermeni yerleşim merkezlerini kontrolüne almayı başarır da. Böylece Bizans ilk mağlubiyetini tatmış oldu. Sultanü’l Müslimin Tuğrul Bey, sadece Selçuklu’nun değil tüm Müslümanların Sultanı olmanın bilinciyle …

Devamı »

Seyr-i Sefer

SEYR-İ SEFER ALPEREN GÜRBÜZER Yaşadığımız bunalımların izdirabını bir hastalık seyri değilde bir aşk nöbeti olduğuna kanaat getirip yeniden yola koyulmalı ki zafer peşinde değil, seferle yükümlü olduğumuz anlaşılabilsin. Üzerimizdeki ölü toprağı atarcasına yeniden nefesimizi soluklayıp yeni ufuklara kanatlanmak güzel bir duygu olsa gerek.. Dolayısıyla bütün yasakçı ve engelleyici tavırlara aldırış …

Devamı »

Resmi Söylem Dışı Kıbrıs Politikası

RESMİ SÖYLEM DIŞI KIBRIS POLİTİKASI ALPEREN GÜRBÜZER Kıbrıs konusu yıllardır ‘çözümsüzlük en iyi çözümdür’ şeklinde günümüze kadar devam eden politikanın ortaya koyduğu sorundur. Geçmiş diplomatlarımız kolay olanı seçmişlerdi hep. Bürokratlarımıza masabaşında terlemektense, iç arenada uzaktan kumanda ile vaziyeti idare etmek daha cazip geliyordu galiba. Suya sabuna dokunmamak meziyet addedilmiş çünkü. …

Devamı »